Anlaşmalı boşanmak isteyen eşler, mal paylaşımında anlaşmak zorunda mıdır? (Kısa bilgi)

Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 166/3. uyarınca, evlilik en az 1 yıl sürmüşse, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.

Halk arasında “anlaşmalı boşanma” olarak da bilinen boşanma davasının neticelendirilebilmesi için hakimin tarafları bizzat dinleyip tarafların boşanma iradelerini serbestçe açıkladığına kanaat getirmesi ve tarafların boşanmanın mali sonuçları ile -varsa- çocukların geleceği hususunda kabul ettiği düzenlemeleri uygun görmesi gerekir.

Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, anlaşmalı boşanma için gereken "mali sonuçlar üzerinde anlaşma şartı";

- TMK 174’te düzenlenen, boşanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat

- TMK 175’te düzenlenen yoksulluk nafakası

- TMK 182’de düzenlenen iştirak nafakası

talep haklarına ilişkin olup tarafların anlaşmalı boşanma halinde sadece boşanmanın kendisi ve yukarıda sözü edilen ferileri hakkında anlaşmaları zorunludur, mal rejiminin tasfiyesinde anlaşmaları zorunlu değildir.

Dolayısıyla taraflar mal paylaşımını anlaşmalı boşanma protokolüne konu edebilecekleri gibi bu hususta anlaşamamaları halinde yasal süresi içerisinde açacakları mal rejiminin tasfiyesi davası ile de gerçekleştirebilir.